Mesaj Sayısı
Cinsiyet
tarafından Bölüm 1
Evet videoda da izlediğimiz gibi Asil babasının anahtarlarını çalıyor ve piramidin gizli bölümlerinde arkadaşları ile alem yaparken ölüm lanetine çarptırılıyor. Asil bunları babasına anlatınca onu ikna edemiyor ve odasından çıkmama cezası alıyor. Bizde büyüyü bozdurmak için firavunun yanına gitmeyiz, bu yüzden de evden çıkmamız lazım.
Odanıza girer girmez camınızın kırıldığını görüyorsunuz. Yatağınızın üzerinden pis tişörtünüzü ve parayı alın. Dolabın olduğu yere gidin. Dolap açılmıyor çünkü sıkışmış. Yanındaki vazoyu inceleyin. Altında fırça var , onu alın. Alır almaz vazo dolabın üstüne doğru devriliyor ve dolap açılıyor. İçindeki babanıza ait olan jilet gibi gömleği ve askılığı alın. (Babasına bak , bide oğluna . Şimdi merdivenlerden yukarı çıkın. Amacımız tahmin edebileceğiniz gibi kırılan pencereden kaçmak. Bunun için elinizdeki tişörtleri (sizin ve babanızın) birleştirin. Asil ile pencere arasında kalan çiçekli ampulde ip şekline getirdiğiniz gömleği kullanın. Tarzan misali uçarak evden çıkmayı başarmış oluyoruz.
Kendimizi pek de yumuşak olmayan bir iniş ile gözünü babanıza dikmiş olan , pek de akıllıya benzemeyen iki haydudun önünde buluveriyoruz. Bizi tehdit ediyorlar ve elimizdeki tek liramızı da alıyorlar. Parayı bize sadece yemek karşılığında geri vereceklerini söylüyorlar. Parasız pulsuz nasıl becereceksek ? Hadi hayırlısı. Pazara doğru ilerleyin. Girişte bizi rehber karşılayacak onunla konuşun , sonra biraz ilerleyin ve piramitteki arkadaşlarınızdan biri olan Fatima ile konuşun. Daha sonra pazarda gezinen yaşlı teyze ile konuşun. Ondan konuşarak timsah derili çantasını alın. Pazarda biraz ilerleyin , kocaman gözlüklü adam ile konuşun. Gözleri zor gördüğü için bizi kız zannediyor ve bize takke satmaya çalışıyor . Adam bizden körelmiş makasını bilememizi rica ediyor, makası alın. Ayrıca caddenin diğer tarafında enfes bir karpuz var hemen alın. Devam edin ve merdivenlerden çıkın. Şarapçıyla işimiz yok , devam edin. Yeni ekran ekrana gelir gelmez, iri amcamızın kızı zorla götürdüğünü görüyoruz. Köle tüccarı ile konuşun. Son kölesi için üç yüz altın istiyor. Köle ile de konuşun. Adamın hikayesi çok ilginç.(güya gelecekten gelmiş). Sola doğru devam edin. İpteki fileli çorabı alın. Ayrıca posteri inceleyin. Timsahlar giremez. Halbuki Nil nehri şehrin diğer ucunda ?. Neyse saraya doğru devam edin. Kapıda iki tane korkusuz bekçi var. Onlarla konuşunca anlıyoruz ki korkusuz bekçilerimiz timsahlardan ölümüne korkuyor. Köle tüccarının olduğu yere geri dönün. Orada gezinen kırmızı takkeli bir adam var , Dinar. Onunla konuşun ve boynumuzdakinin bir Ankh olduğunu öğreniyoruz ve onu bizden istiyor. Tabi bizde vermiyoruz. Devam edin ve balık burger satan kadın ile konuşun. Para istiyor. Bizde de ne gezer ; kadının arabasının yanında kapı var. Kapının demir kilidini kaldırın ve alın daha sonra kapıyı açın. Kediler içeriye üşüşecek. Fırsat bu fırsat hemen bir adet ekmek ve salata alın. Nil nehrine doğru devam edin. Hemen orada ufak bir bataklık var.
Ekmeğimiz var, salatamız var, peki ne eksik? Evet balık. Elimizdeki file çorap ile bataktan balığı yakalayın. Daha sonra ekmeği, salatayı ve kokmuş balığı birleştirin. Kapıdan geçin ve Nil nehrine varın.
Soldaki dede ile konuşun. Güya insanların aklını okuyor ve sorunları için yardım ediyor. Ama yeteneklerinden pek eser kalmamış. Gemideki zenci ile konuşun. Bizi bir liraya her yere götüreceğini söylüyor. Şimdilik paramız yok. Öndeki kayada da makası keskinleştirelim. Şimdi evimizi , haydutların olduğu yere geri dönelim. Onlara balığı verin. Bize paramızı geri verecekler. Ardından da helaya doğru hızlı adımlarla uzaklaşacaklar. Şimdi makası sahibine verelim. Karşılığında bize lanetli bir iğne veriyor. (zaten bütün lanetleri topladık. Şimdi Nil nehrine geri dönün ve sıcak kanlı zenci dostumuz ile tekrar konuşun. Elimizdeki tek ve yegane liramızı vererek bizi timsahların bolca bulunduğu bir yere götürmesini söyleyin. Ve yolculuk başlıyor.
Vardığımızda aramızda ufak bir konuşma geçiyor aramızda ve kendimizi kafamızda bir akvaryum ile batmış bir korsan gemisinin ortasında buluyoruz. Şimdi ilk olarak elbiseli iskeleti inceleyin ve kolu alın. Daha sonra aldığımız kolu inceleyin ve anahtarı elde edin. Daha sonra ekranın altına doğru ilerleyin ve hazine sandığını görün. Anahtarı kullanarak açın ve içindeki gıcır tişörtü , kirli altını , iğnesiz pusulayı ve korsan bayrağını alın. Şimdi heykeli inceleyin. Bir kolu yok. Hemen önündeki tahtada elimizdeki demiri kullanarak kaldırın ve kolu alın. Kol ile de kırmızı tişörtü birleştirin. Daha sonra bu kolu timsah üzerinde kullanın. Timsah kolu yemek isterken dişlerinden oluyor ve kaçıyor. Dişleri alıyoruz. Sudan çıkıyoruz ve zenci dostumuz ile kendimizi çölde buluyoruz.
Sudan çıktıktan sonra zenci arkadaşınız ile konuşun. Bizi birine benzetiyor ama tanımıyor. Daha sonra bizi geri götürmesini isteyince yine bir lira istiyor. Onu sonra halledeceğiz. Şimdi sudan aldığımız pusula ile elimizdeki iğneyi birleştirelim. (makası verdiğimiz amcadan almıştık hani). Daha sonra çöle dalalım.
Ölmüş hayvanın kafasını ve ağaç dalını alın. Şimdi çölü size tam anlatamayacağım. Ama zaten küçük , yani yolunuzu kendiniz bulabilirsiniz. Büyük kayalı ekrana geldiğinizde sola doğru devam ederseniz serap görecekseniz , ama ne serap , buradan devam yok. Geri dönüp büyük kayanın sağından yukarıya doğru çıkın. Üç kişinin bulunduğu Gizeh kasabasına gelmiş olmanız lazım. (gelmediyseniz de bulursunuz , zaten çöl söylediğim gibi üç-dört ekrandan oluşuyor). Evet gördüğünüz bu üç arkadaş rehberleri olmadıkları için yollarını kaybetmişler ve Kaire’yi arıyorlar. Onlarla konuşmaya çalışın. Bizi deve yıkama ve yağlama servisi sanıp (evet doğru duydunuz , elimize bir kek parçası verecekler ve develeri yıkamamızı isteyecekler. Aldığımız keki yıkama yağlama makinesinin önündeki tabağa koyun. Deve kendi hemen gelecektir. Daha sonra elimizdeki dalı makinenin düğmesinin yanına takın ve çevirin. Devemiz cillop gibi olacak. Fakat arkasında bayağı bir kıl bırakacak. Kıllardan bir tutam alın ve elinizdeki fırça ile birleştirin. Yepyeni fırçamız ile de elimizdeki pis olan altını temizleyin. Ayrıca Asil , teşekkür olarak da bir şişe şarap alıyor deve sahiplerinden. Çölde daha fazla ilerleyemediğimiz için zenci dostumuzun yanına geri dönüyoruz. Arkadaşımıza elimizdeki korsan bayrağını verelim. Bununla kızlara çok iyi hava atacağını söyleyerek bize teşekkür olarak istediğimiz zaman bedava yolculuk yapabileceğimizi bize söylüyor. Kaire’ye geri dönelim ve Fatima’nın yanına gidelim. Ona altın parçasını verin ve ondan defile haritanızı alın. Haritayı aldıktan sonra çöle geri dönün ve Asil’in daha fazla gitmem dediği bir yer vardı (büyük kayanın solunda), oradan gidin ve resimdeki yeri bulun.
Şelalenin orada merdivenler var oradan geçin ve Üç “israelit” arkadaşımızla konuşun. (bu arada israelit kelimesi sizin oynadığınız oyunda geçmeyebilir çünkü benim oynadığım Ankh almanca. Onunda anlamını yeni öğrendim ; yenilikçi- eşitlik anlamındaymış. Sanırım İngilizce oyunda revulution diye geçiyor) Onlar firavunu sevmedikleri için bize yardım etmeye hazırlar. Onlardan bizim için timsah elbisesi dikmelerini isteyin. Bunun için onlara dişleri , kafayı ve çantayı verin. Tam elbise olmadı ama kafamız hazır. Şimdi tekrar Kaire’ye , firavunun sarayının önüne geri dönelim. Kırmızı file çorabını aldığımız yerde timsah kafasına tıklayın ve kafanıza geçirin. Saraya doğru hareket edin. Bekçiler kaçacaklar. Bizde gönül rahatlığıyla saraya girebileceğiz. Tamda şaklabanların gösteri yapığı sırada girmişiz saraya ve bizim üstün zekalı Asil’de kafasındaki timsah kafasını çıkarmayınca firavun bizi de şaklaban sanıyor ve en kötü bizi seçerek zindana attırıyor. İlk bölüm bitmiş oldu , tebrik ederim.
Bölüm 2
Ve zindandayız. İlk iş olarak sıçanın çıkıp girdiği deliği inceleyin. Bir adet demir ok bulacaksınız. Bunu hemen fare deliğin üstünüzdeki zincirlere kullanın. Korsanın cesedi aşağıya inecek. Adamın protez bacağını ve flütünü alalım. Şimdi duvardaki delikten zindan arkadaşınız ile konuşun. Firavun şehre muz yasağı getirmiş , ve arkadaşımız muz sattığı için içeriye atılmış. Bize saray hakkında her şeyi bildiğini söylüyor. Bize firavunun ölüm lanetini bozacak kadar akıllı olmadığını , aptalın teki olduğunu, bu laneti ancak tapınağı sarayın içinde olan tanrı Orisis’in bozabileceğini söylüyor.Ayrıca sarayın birde arka geçidi varmış. Ona elimizdeki şarabı verin , bize teşekkür ediyor ve boş şişeyi geri veriyor. Şimdi de elbise askısını verin. Bununla bize anahtar gibi bir şey yapıyor. İncelemek istediğiniz yerleri inceleyin ve anahtarı kapıda kullanarak çıkın. Lağım gibi bir yerde aziz dostumuz timsah ile karşılaşıyoruz. Ona tahta bacağı verin. Salak gene ısırıp bu sefer tüm dişlerinden oluyor , hayvan işte. Devam edin ve zindandan kurtulun. Kendimizi file çorabı aldığımız yerde buluyoruz. Gidip Dinar ile konuşun. (hani Ankh’ın peşinde olan) Ona sarayın arka kapısı hakkında ne bildiğini sorun. Bize yıllar sonra onu keşfettiğini çok zor olduğunu falan da anlatıyor. Eğer hırsızlık yapmaya hazırsak bize gösterebileceğini söylüyor.
Mecbur kabul ediyoruz. Gireceğimiz yer insan tüccarının hemen arkasındaki büyük bina. Arap diplomatını evi. Oradan şu an adını hatırlayamayacağım bardak gibi değerli bir şey çalacağız. İçeriye rahat girebilmek için Dinar bize Swat kimliği veriyor. (Evet bildiğimiz swat). Kapıdaki nöbetçiye bunu gösterin ve içeriye girin. Solda masanın üstünde duran çıngırağı alın ve bunu yeşil bardağın üzerinde kullanın. Yılan çıkıveriyor. Hemen tekrar çıngırağı seçin ve camdan dışarıya atın. Yılan peşinden fırlayıverecek. Bardağı artık rahat rahat alabiliriz. (sanırım adı Gral gibi bir şeydi ). Bunu gidip Dinar’a verelim. Bizli büyük zahmetler sonucu bulduğu sarayın arka girişini gösteriyor. Dükkanın hemen yanı. (uyuz bir durum demi ? . Neyse ilerleyelim. Duvardaki delikten Thara ile konuşalım.(hani ilk insan tüccarının oraya geldiğimiz zaman götürülen kız). Firavuna yaşlı çuval dediği için yüz yıl yemiş. Beni kurtarabilir misin diye soruyor , bizde kabul ediyoruz.
Şimdi ilk önce resmin solunda duran uzunca kırmızı çarşafı alın. Üzerinde muz ticareti yasak yazıyor. Sonra kırmızı içine aldığım bir kavanoz termitleri alın. (kırmızı içine almamın sebebi ben yarım saatte buldum. Aldıktan sonra köşeyi dönelim. Arka kapıyı kollayan bekçi Vip’ler dışında kimseyi alamayacağını söylüyor. Bodrum kata inin şimdi. Elimizdeki termitleri ağaç dalında kullanın. Tavan çökecek ve Thara kucağımıza düşecek. Kısa bir sohbetin ardından mahkum elbisesiyle dışarıya çıkamayacağını söylüyor. Ona kırmızı çarşafı verelim. Bizi giyineceği için dışarıya yolluyor. Kendiside sonra bayağı bir değişmiş (sexyleşmiş) biçimde yanımıza geliyor. Bize teşekkür edip borçlu olduğunu söylüyor. Ona flütü verin. Thara çalmaya başlayacak ve bekçi gaza gelip oynamaya başlayacak. Sonrada yandaki çöplüğün içine düşecek. Thara’da yardım amaçlı bizimle gelmek istiyor. Bizde kabul ediyoruz ve beraber kapıdan geçiveriyoruz. Ve ikinci bölümü de başarıyla bitirmiş oluyoruz.
Bölüm 3
Kapıdan içeri girer girmez kapı arkamızdan kapanıyor ve Thara kayboluveriyor. Mangalı inceleyin , son teknoloji. Merdivenden yukarı çıkın. Mangalın kullanım kılavuzu burada , okuyun. Daha sonra biraz mısır parçası alalım. Merdivenden tekrar aşağıya inelim. Öğütücüde mısırları un haline getirin. Daha sonra undan biraz alarak mangala koyun. Ardından yandaki büyük vazodan biraz su katın. Ekmek gibi olunca hemen alın ve merdivenden yukarı çıkın. Sağa doğru devam edin. Arada bir boşluk var , orada ekmeği kullanın. Kırıldı demi ?? Şaka yaptım kızmayın ,ekmeği iyice siyah olana kadar pişirin. (gene biraz un ,sonra su ve az bişe bekleyin). Ve karşıya geçin. Geçerken güzel bir bayan görüyoruz ve düşme tehlikesi yaşıyoruz. Thara tekrar yanımıza geldi. Artık iki kişi yönetebiliyoruz. Dilerseniz Asil , dilerseniz Thara olup aranızda eşya alışverişi yapabiliyoruz. Asil olarak devam edelim şimdi. Kapalı kapının yanındaki (yani ortadaki) kapıdan aşağıya inelim. Su değirmeninin kolunu çekin. Sular çekilir gibi oluyor ama kol bozuluyor. Önünüzdeki tahtadan devam edin. Büyük palmiyeye tırmanarak diğer tarafa geçelim. Birileri burada parti yapmış. Asil’inde dediği gibi firavun yaşamasını biliyor. Bu ekranda yengeci alalım. Zaten alacak başka bir şey yok. Yukarıya doğru devam edelim ve sarhoş arkadaşın olduğu ekrana gelelim. Onunla konuşamıyoruz. Buradan da çamaşır çitilemeye yarayan aleti, çatalı ve curry (herhalde yumurta) tozunu alalım.
Şimdi sarhoşun olduğu yerde sola doğru devam edelim. Orada kırmızı bir pankart var. Yengeç yardımıyla iplerini kesin. Şimdi Thara olup olduğumuz yerde en sona doğru devam edelim. Kapıda bekçi var bu yüzden geçemiyoruz. Asil ile kestiğimiz bayrağı alalım. Ve bunu su değirmeni üzerinde kullanalım. Değirmen duruyor ve sular yükselmeye başlıyor. Asil hemen korkmaya başlıyor ama sula kanalizasyon borularının olduğu yere kadar yükseliyor. Yani korkacak bir şey yok. Tekrar Asil olalım ve sudan firavunun oyuncağını alalım. Şimdi sağdaki merdivenleri çıkıp sola doğru devam edelim. Kapıdan geçin. Burada oyuncağı kullanın üstüne tıklayarak. Bekçi firavun geldi zannediyor ve bize doğru geliyor. Asil kendiliğinden kaçıyor. Tekrar oyuncağı sıkın ve bekçi daha da bize doğru geliyor. Şimdi Thara olup bayrağı aldığımız yere gidelim ve kapıdan , daha sonra köprüden geçelim. Daha sonra iki kapı arasındaki karanlık bölümde saklanalım.
Bekçi kimsenin olmadığını görüp köprüye geri dönecek. Artık tekrar beraberiz. Bulunduğunuz yerde sağa doğru devam edelim. Kilitli bir kapı var ve önünde de iki tane basamak var. Tahmin edebileceğiniz gibi kahramanlarımızı basamaklara yerleştireceğiz ve kapı açılacak. İçeri girelim. Burası Osiris’in tapınağı. Kapıdan girince sağda duvarı iyice inceleyin. Üç kişi var. Tüylere basarak geçiyorlar. Geometrik şekiller ve ateş renkleri var, birisi ortada , diğer ikisi yanlarda müzik yapıyorlar ve diğer resimde Osiris geliyor. İşte bizde bunları yapacağız. Merdivenlerden aşağıya inin. İki tane ocak gibi bir şey var. İkisini de çalıştırın. Gonglar ve renkler meydana çıkacak. Renklere doğru gidin. (SADECE TÜYLERE BASARAK YOKS OCAKLAR SÖNER). Sarı tozu ve yeşil tozu alın. Kırmızı toz yok. Bunun yerine yumurta tozunu kullanacağız. Şimdi gongların başına Thara’yı geçirin ve gongu eline verin. Şimdi;
Asil sarı tozu ateşe atıyor—Thara üçgene vuruyor
Asil yeşil tozu ateşe atıyor—Thara çembere vuruyor
Asil kırmızı tozu (yumurta tozu) ateşe atıyor—Thara kareye vuruyor.
Şimdi müzik yapmamız lazım.Asil’i soldaki bölmeye koyun , Thara’yı da sağdakine. Thara ile flütü çalın. Daha sonra Asil ile inventorynizdeki çatal ile çamaşır çitileyicisini kullanın ve müzik yapın. Beyler bayanlar karşınızda Osiris. Firavunu bekliyor ama yok. Asil ile ortadaki bölüme geçin. Onunla konuşun. Osiris’de Ankh’ın peşinde. Daha sonra firavun bizi basıyor. Bu arada Osiris bizi iyice belliyor. Şimdi kaçma zamanı. Tapınaktan otomatik olarak çıkıyoruz, daha sonra Thara bize çabuk kapıyı kapat deyiveriyor ve kaçıyor. Bizde biraz ilerleyelim ve hani kapıyı açmak için üzerine bastığımız kaldırımın üstünde bir taş var. Onu kaldıralım ve kapı kapanıyor. Dümdüz devam edelim. Kapıdan geçelim. Şimdi burada geldiğimiz kapının tam karşısında delik var, oradan atlayacağız.
Firavunun annesinin heykelinin üzerindeyiz. Thara düşmek üzere. Görüyoruz ki firavunun babasını boyamış. İpi alarak onu kurtarın. (Indiana Jones halt etmiş. Firavunun annesinin heykeli yıkılıyor ve göğüsleri düşüyor. Göğüsler ana kapıyı kırıyor ve özgürlüğümüze kavuşuyoruz. Anlamış oluyoruz ki Thara’nın bizimle gelme amacı firavunun mallarına zarar vermekmiş. Zaten bir insanın diğer insanları kölece yönetme şekline aşırı karşı biri. Neyse yollar ayrılıyor, artık vedalaşma şeklini sizlere bırakıyorum. Acaba onu bir daha görebilecek miyiz ?? Bu arada bölüm 3 bitti.
Bölüm 4
İnsan tüccarının yanına gidelim. Köle ile tüccar arasında geçen konuşmadan öğreniyoruz ki firavunun kızı kaçırılmış. Nil nehrinde doğru ilerleyelim. Yolda giderken Dinar’ın dükkanına bir göz atın. “Tanrısal görevdeyim” diye tabela asmış. Acaba ne demek ? Nil nehrine vardığımızda soldaki falcı dede ile görüşelim. Artık bize bir problemimiz olduğunu söylüyor. Bize bazı bilgiler veriyor. Zenci dostumuz ile hasret giderdikten sonra çöle koyulalım. İsraelit arkadaşlarımızın yanına doğru gidelim. Şelalenin orada bir cin ile karşılaşacağız. Cinlikten emekliye ayrılalı birkaç hafta olmuş ev lambasını da nehre düşürmüş. Yardım karşılığında bize artık katlar yatlar veremiyor ama tecrübelerini paylaşabileceğini söylüyor. Aşağıya doğru inelim. Oda kim ? Thara burada !! Öğreniyoruz ki oda bir israelitmiş. Bizim için diğer üyeler ile konuşuyor ve bizi de guruba katıyor. Artık bizde bir yenilikçiyiz. Bu arada lanetimiz iyice azıyor.Diğer üçü ile konuşun, üye kartı niyetinde bize tahta veriyorlar.(bildiğimiz uzun. Ekranın sağından devam edin. Tahtalar var orada yeni aldığımız tahtayı kullanın. Karşıya geçin , ilerleyin ve delikten geçin. Burası israelitlerin gizli antrenman yeri. Bildiğimiz üzere şehirde muz yasak ve burada israelitler muz atışı çalışıyorlar. Bir adet muz alalım.(dilerseniz birkaç atış yapabilirsiniz). Muz ağacının altındaki kovayı da almayı unutmayalım. Geri dönelim ve herhangi suyun olduğu yerde kovamızı su ile dolduralım. (ben tahta parçasını koyduğumuz yerde doldurdum. Bunu yazdım ,hani bakarsınız başka yerde doldurmayacağı tutar. Çölde şimdilik işimiz bitti. Cinin lambasını sonra halledeceğiz. Kaire’ye geri dönelim. Pazarda , merdivenlerin orada içki satan bir yer var. Oraya gidelim. Muzu ona verin ve adam bize illegal olan Kaire güneşi adlı içki veriyor. (muzun ardından elimizdeki boş içki fıçısını feda etmemiz lazım). Bunu insan tüccarına verelim. Ama arkadaş lüks ya bunu şemsiyesiz içemem diyor. Dinar’ın bize gösterdiği gizli geçitten geçelim ve tekrar saraya girelim. Hani ayyaş yatan bir HACI vardı parti meydanında , ona kova dolusu suyu dökelim. Adam kendine geliyor ve Gizeh’deki ekibine doğru gidiyor.
Şimdi tüccarın istediği şemsiyeyi bulmamız lazım. Biraz uzun olacak ama çöle gitmemiz lazım. Çölde hani kocaman bir sfenks var oraya gidin. Önündeki standın sahibi yok. Adam Gizeh'de karavan ekibini arıyor. Galiba hayalleri suya düştü. Bir adet şemsiye alalım tezgahtan.
Şemsiyeyi içkimiz ile birleştirelim. Çok egzotik oldu valla . Tekrar Kaire’ye , tüccarın yanına dönelim ve ona içkiyi verelim. İçki , kesmiyor onu. Gidip bir tane daha alalım. Adam bize bu sefer iyice sertinden veriyor. Bunu da tüccara verin. Adamın içmesi ile düşmesi bir oluyor. Üzerindeki anahtarları alalım ve köleyi serbest bırakalım. Şimdi ondan bir yere dalmasını isteyin. Otomatikman kendimizi Thara’nın yanında bulacağız. Köle , nehre dalmış lambayı çıkarıyor ve oda israelit arkadaşlara katılıyor. Ardından hediye olarak bize enerjisi bitik zaman makinesini veriyor. Cin ile de konuşun. Hepsini ona sorun. Öğreniyoruz ki firavunun kızını Osiris yer altı dünyasına kaçırttırmış. Sfenks ile yer altı dünyasına girebiliyormuşuz. Bize sfenksin anahtarı lazım ve anahtar firavunda. Tek çaremiz var firavunla yüz yüze gelmek. Saraya gidelim. Ön kapıdan zorda olsa geçiyoruz. Firavun ile konuşun. Ondan sfenksin anahtarını alın ve çöle , sfenksin bulunduğu yere gidelim. Anahtarı sfenksin ayağındaki bölmede kullanın ve içeri girin. Artık tıpkı bir fps oyunundaki gibi enerji barımız var. Hatta Asil’de buna şaşırıyor. Ama korkmanıza gerek yok. Sfenks de biraz ilerleyince kafamıza bir taş yiyoruz ve enerji barımız dibe vuruyor. Artık korkabilirsiniz . Sfenksin kapısı kapanıyor ve içeride kalıyoruz. Biraz etrafınıza bakının ve çekici bulup alın. Kutulardan birinin üstünde mektup-1 var , alıp okuyun. Şimdi rampadan yukarı çıkalım. Yolda giderken mektup-2’yi buluyoruz. Bunu da okuyoruz. Rampada devam edelim ve diğer sonuna varalım. Çimento torbasının görüyoruz ama uzak olduğu için alamıyoruz. Çekicimizi kullanarak yere düşürelim. Az biraz daha ilerleyince mektup-3 ü görüyoruz ama şimdilik alamıyoruz.
Şimdi vatozlu (su yılanı) akvaryumun olduğu yerde yukarı çıkan bir rampa var. Oradan yukarı çıkalım. Burada iki kilit var. Birine burun , diğerine göz gerekiyor. (kilitlere bak . Solda bir yerde konserve kutusu var onu alıp aşağıya inelim. Akvaryumdan kovamız yardımı ile biraz su alalım ve en aşağıya inip çimento paketini alalım. Rampanın başında teker izleri var. Oraya önce suyu , sonra çimentoyu döküp merdiven yarısı elde edelim.
Bunu alıp ilk geldiğimiz yerin altında (mektup-3’ün altı) tahta var. Bunu orada kullanalım. Çıkıp mektup-3’ü alalım ve okuyalım. Birileri Asil’in babasını aklamak istiyor. Ayrıca burun anahtarını da elde ediyoruz. Akvaryumun tepesinden çıkalım ve anahtarı deneyelim. Kafamıza taş atan Dinar geliyor ve aramızda ufak bir mülakat geçiyor. Osiris için firavunun kızını o kaçırmış ve bizden Ankh’ı istiyor. Ama her şey istediği gibi olmuyor ve akvaryuma düşüyor. Bizde son anda yırtıyoruz. Şimdi enerjimiz için bir şeyler yapmamız lazım. Düştüğümüz yere , yani sfenksin kafasına geri dönelim. Tekrar ayaktan içeri girerek , rampadan çıkarak. Burun deliğinden aşağıya elimizdeki konserve kutusunu atalım ve peşinden bizde atlayalım. Korkmayın bir şey olmuyor Kutu açılıyor. İçindekini alalım ve yiyelim. Enerjimiz tavana vuruyor. Şimdi tekrar Kaire’ye dönüyoruz. Asil babasından diğer anahtarı almalı ( göz anahtarı). Evimize doğru yola koyulalım. Yolu biliyorsunuz.
Vardığımızda eski dostlarımıza görüyoruz. Haydutlar Asil’in babasını tatile göndermeye hazırlanıyorlar. (tahtalı köy resort galiba . Onları yollayın ve babayla konuşun. Anahtarı nereye koyduğunu hatırlamıyor. Eve girin ve odanızdan merdivenlerden çıkın. Yukarıda bir kolon var ve üstünde kollar var. Kollardan birini çekin. Altta gizli bir bölme açılıyor. Gidip karıştırın ve anahtarı bulun. (Asil’in babasından bu anahtarları yapan arkadaşın resmini göstermesini isteyebilirsiniz. Ne kol kalmış nede göz). Doğruca sfenkse gidiyoruz. Gözü yerinde kullanın ve bir ip aşağıya iniyor. Çekin. Akvaryumdaki sular adeta sifon misali boşalıyor. Akvaryumun yanına gidip aşağıya kayın. Gizli bir bölmedeyiz. Vatozu alın ve bunu zaman makinesinde kullanın. Geçmişe yolculuk yapıyoruz. Hatırladınız mı?? Taşla beraber geri dönüyoruz. Taşı boş olan terazide kullanın ve büyük kapı açılıyor. Gizli bölmenin içindeki gizli bölmeye girdiğinizde baseball eşyalarını alın. Uçuk bir mumya geliyor arkadan. Onunla konuşun. Burada bir ışınlama cihazının olduğunu fakat yanlış inşa edildiği için düğmenin öbür tarafta kaldığını söylüyor. Ona yardım edebileceğimizi söyleyin. Mumya düğmeyle oynarken biz ışınlanma cihazına binelim ve yer altı dünyasına varalım. Ve son bölüme hoş geldiniz.
Bölüm-5
Ve yer altı dünyasına ışınlandık. Cidden yer altı yani kapkaranlık. Aydınlığa kavuşmak için diademi (üçgen şeklinde) kullanalım. Işığa kavuşmuş olduk. Dümdüz devam edelim. Karşımıza iri bir kurt köpeği çıkıyor. Ona baseball topunu atın. Uzaklaşacaktır. Devam edelim. Aladdin masallarındaki kapıya benzer bir mağara var karşımızda. Bizi içeriye almıyor. Sağa taraftaki kayalıklara bakın. Sigortalar göreceksiniz. Birisi yanmış. 4 tane hat var. Görme , duyma , düşünme , konuşma gibi. Biz şimdi düşünmeyi aradan çıkaralım.
Artık rahatça geçebiliriz. Hatta kapı ile dost bile olduk. Şimdi Osiris ile karşılaşacağız. Bu yüzden cevaplara doğru cevabı verin yoksa baştan almak zorunda kalırız. Osiris ile karşılaşınca bizden Ankh’ı istiyor. Ayrıca üzerimizdeki laneti de kaldırmıyor. Biz Ankh’ı vermediğimiz için Osiris lanetimizden faydalanarak onu tam ele geçirmek üzere iken Thara araya giriyor. Asil , Osiris’in kontrolünde olduğundan Thara’yı yönetiyoruz. Asil istemese de peşimizde. Ona yakalanırsanız buraları baştan almak zorunda kalırız ona göre. Ondan kaçın ve geldiğimiz merdivenin solunda bulunan kırık sütuna gidin.
Asil de peşimizden geliyor ve sütuna çarpıp deviriyor. Asil ölüyor ve ruhu geliyor. Ruhu Ankh’ı çalıştırmamıza yardımcı oluyor ve Asil tekrar bedenine kavuşuyor. Osiris de hakkettiği sonu buluyor.
Evet videoda da izlediğimiz gibi Asil babasının anahtarlarını çalıyor ve piramidin gizli bölümlerinde arkadaşları ile alem yaparken ölüm lanetine çarptırılıyor. Asil bunları babasına anlatınca onu ikna edemiyor ve odasından çıkmama cezası alıyor. Bizde büyüyü bozdurmak için firavunun yanına gitmeyiz, bu yüzden de evden çıkmamız lazım.
Odanıza girer girmez camınızın kırıldığını görüyorsunuz. Yatağınızın üzerinden pis tişörtünüzü ve parayı alın. Dolabın olduğu yere gidin. Dolap açılmıyor çünkü sıkışmış. Yanındaki vazoyu inceleyin. Altında fırça var , onu alın. Alır almaz vazo dolabın üstüne doğru devriliyor ve dolap açılıyor. İçindeki babanıza ait olan jilet gibi gömleği ve askılığı alın. (Babasına bak , bide oğluna . Şimdi merdivenlerden yukarı çıkın. Amacımız tahmin edebileceğiniz gibi kırılan pencereden kaçmak. Bunun için elinizdeki tişörtleri (sizin ve babanızın) birleştirin. Asil ile pencere arasında kalan çiçekli ampulde ip şekline getirdiğiniz gömleği kullanın. Tarzan misali uçarak evden çıkmayı başarmış oluyoruz.
Kendimizi pek de yumuşak olmayan bir iniş ile gözünü babanıza dikmiş olan , pek de akıllıya benzemeyen iki haydudun önünde buluveriyoruz. Bizi tehdit ediyorlar ve elimizdeki tek liramızı da alıyorlar. Parayı bize sadece yemek karşılığında geri vereceklerini söylüyorlar. Parasız pulsuz nasıl becereceksek ? Hadi hayırlısı. Pazara doğru ilerleyin. Girişte bizi rehber karşılayacak onunla konuşun , sonra biraz ilerleyin ve piramitteki arkadaşlarınızdan biri olan Fatima ile konuşun. Daha sonra pazarda gezinen yaşlı teyze ile konuşun. Ondan konuşarak timsah derili çantasını alın. Pazarda biraz ilerleyin , kocaman gözlüklü adam ile konuşun. Gözleri zor gördüğü için bizi kız zannediyor ve bize takke satmaya çalışıyor . Adam bizden körelmiş makasını bilememizi rica ediyor, makası alın. Ayrıca caddenin diğer tarafında enfes bir karpuz var hemen alın. Devam edin ve merdivenlerden çıkın. Şarapçıyla işimiz yok , devam edin. Yeni ekran ekrana gelir gelmez, iri amcamızın kızı zorla götürdüğünü görüyoruz. Köle tüccarı ile konuşun. Son kölesi için üç yüz altın istiyor. Köle ile de konuşun. Adamın hikayesi çok ilginç.(güya gelecekten gelmiş). Sola doğru devam edin. İpteki fileli çorabı alın. Ayrıca posteri inceleyin. Timsahlar giremez. Halbuki Nil nehri şehrin diğer ucunda ?. Neyse saraya doğru devam edin. Kapıda iki tane korkusuz bekçi var. Onlarla konuşunca anlıyoruz ki korkusuz bekçilerimiz timsahlardan ölümüne korkuyor. Köle tüccarının olduğu yere geri dönün. Orada gezinen kırmızı takkeli bir adam var , Dinar. Onunla konuşun ve boynumuzdakinin bir Ankh olduğunu öğreniyoruz ve onu bizden istiyor. Tabi bizde vermiyoruz. Devam edin ve balık burger satan kadın ile konuşun. Para istiyor. Bizde de ne gezer ; kadının arabasının yanında kapı var. Kapının demir kilidini kaldırın ve alın daha sonra kapıyı açın. Kediler içeriye üşüşecek. Fırsat bu fırsat hemen bir adet ekmek ve salata alın. Nil nehrine doğru devam edin. Hemen orada ufak bir bataklık var.
Ekmeğimiz var, salatamız var, peki ne eksik? Evet balık. Elimizdeki file çorap ile bataktan balığı yakalayın. Daha sonra ekmeği, salatayı ve kokmuş balığı birleştirin. Kapıdan geçin ve Nil nehrine varın.
Soldaki dede ile konuşun. Güya insanların aklını okuyor ve sorunları için yardım ediyor. Ama yeteneklerinden pek eser kalmamış. Gemideki zenci ile konuşun. Bizi bir liraya her yere götüreceğini söylüyor. Şimdilik paramız yok. Öndeki kayada da makası keskinleştirelim. Şimdi evimizi , haydutların olduğu yere geri dönelim. Onlara balığı verin. Bize paramızı geri verecekler. Ardından da helaya doğru hızlı adımlarla uzaklaşacaklar. Şimdi makası sahibine verelim. Karşılığında bize lanetli bir iğne veriyor. (zaten bütün lanetleri topladık. Şimdi Nil nehrine geri dönün ve sıcak kanlı zenci dostumuz ile tekrar konuşun. Elimizdeki tek ve yegane liramızı vererek bizi timsahların bolca bulunduğu bir yere götürmesini söyleyin. Ve yolculuk başlıyor.
Vardığımızda aramızda ufak bir konuşma geçiyor aramızda ve kendimizi kafamızda bir akvaryum ile batmış bir korsan gemisinin ortasında buluyoruz. Şimdi ilk olarak elbiseli iskeleti inceleyin ve kolu alın. Daha sonra aldığımız kolu inceleyin ve anahtarı elde edin. Daha sonra ekranın altına doğru ilerleyin ve hazine sandığını görün. Anahtarı kullanarak açın ve içindeki gıcır tişörtü , kirli altını , iğnesiz pusulayı ve korsan bayrağını alın. Şimdi heykeli inceleyin. Bir kolu yok. Hemen önündeki tahtada elimizdeki demiri kullanarak kaldırın ve kolu alın. Kol ile de kırmızı tişörtü birleştirin. Daha sonra bu kolu timsah üzerinde kullanın. Timsah kolu yemek isterken dişlerinden oluyor ve kaçıyor. Dişleri alıyoruz. Sudan çıkıyoruz ve zenci dostumuz ile kendimizi çölde buluyoruz.
Sudan çıktıktan sonra zenci arkadaşınız ile konuşun. Bizi birine benzetiyor ama tanımıyor. Daha sonra bizi geri götürmesini isteyince yine bir lira istiyor. Onu sonra halledeceğiz. Şimdi sudan aldığımız pusula ile elimizdeki iğneyi birleştirelim. (makası verdiğimiz amcadan almıştık hani). Daha sonra çöle dalalım.
Ölmüş hayvanın kafasını ve ağaç dalını alın. Şimdi çölü size tam anlatamayacağım. Ama zaten küçük , yani yolunuzu kendiniz bulabilirsiniz. Büyük kayalı ekrana geldiğinizde sola doğru devam ederseniz serap görecekseniz , ama ne serap , buradan devam yok. Geri dönüp büyük kayanın sağından yukarıya doğru çıkın. Üç kişinin bulunduğu Gizeh kasabasına gelmiş olmanız lazım. (gelmediyseniz de bulursunuz , zaten çöl söylediğim gibi üç-dört ekrandan oluşuyor). Evet gördüğünüz bu üç arkadaş rehberleri olmadıkları için yollarını kaybetmişler ve Kaire’yi arıyorlar. Onlarla konuşmaya çalışın. Bizi deve yıkama ve yağlama servisi sanıp (evet doğru duydunuz , elimize bir kek parçası verecekler ve develeri yıkamamızı isteyecekler. Aldığımız keki yıkama yağlama makinesinin önündeki tabağa koyun. Deve kendi hemen gelecektir. Daha sonra elimizdeki dalı makinenin düğmesinin yanına takın ve çevirin. Devemiz cillop gibi olacak. Fakat arkasında bayağı bir kıl bırakacak. Kıllardan bir tutam alın ve elinizdeki fırça ile birleştirin. Yepyeni fırçamız ile de elimizdeki pis olan altını temizleyin. Ayrıca Asil , teşekkür olarak da bir şişe şarap alıyor deve sahiplerinden. Çölde daha fazla ilerleyemediğimiz için zenci dostumuzun yanına geri dönüyoruz. Arkadaşımıza elimizdeki korsan bayrağını verelim. Bununla kızlara çok iyi hava atacağını söyleyerek bize teşekkür olarak istediğimiz zaman bedava yolculuk yapabileceğimizi bize söylüyor. Kaire’ye geri dönelim ve Fatima’nın yanına gidelim. Ona altın parçasını verin ve ondan defile haritanızı alın. Haritayı aldıktan sonra çöle geri dönün ve Asil’in daha fazla gitmem dediği bir yer vardı (büyük kayanın solunda), oradan gidin ve resimdeki yeri bulun.
Şelalenin orada merdivenler var oradan geçin ve Üç “israelit” arkadaşımızla konuşun. (bu arada israelit kelimesi sizin oynadığınız oyunda geçmeyebilir çünkü benim oynadığım Ankh almanca. Onunda anlamını yeni öğrendim ; yenilikçi- eşitlik anlamındaymış. Sanırım İngilizce oyunda revulution diye geçiyor) Onlar firavunu sevmedikleri için bize yardım etmeye hazırlar. Onlardan bizim için timsah elbisesi dikmelerini isteyin. Bunun için onlara dişleri , kafayı ve çantayı verin. Tam elbise olmadı ama kafamız hazır. Şimdi tekrar Kaire’ye , firavunun sarayının önüne geri dönelim. Kırmızı file çorabını aldığımız yerde timsah kafasına tıklayın ve kafanıza geçirin. Saraya doğru hareket edin. Bekçiler kaçacaklar. Bizde gönül rahatlığıyla saraya girebileceğiz. Tamda şaklabanların gösteri yapığı sırada girmişiz saraya ve bizim üstün zekalı Asil’de kafasındaki timsah kafasını çıkarmayınca firavun bizi de şaklaban sanıyor ve en kötü bizi seçerek zindana attırıyor. İlk bölüm bitmiş oldu , tebrik ederim.
Bölüm 2
Ve zindandayız. İlk iş olarak sıçanın çıkıp girdiği deliği inceleyin. Bir adet demir ok bulacaksınız. Bunu hemen fare deliğin üstünüzdeki zincirlere kullanın. Korsanın cesedi aşağıya inecek. Adamın protez bacağını ve flütünü alalım. Şimdi duvardaki delikten zindan arkadaşınız ile konuşun. Firavun şehre muz yasağı getirmiş , ve arkadaşımız muz sattığı için içeriye atılmış. Bize saray hakkında her şeyi bildiğini söylüyor. Bize firavunun ölüm lanetini bozacak kadar akıllı olmadığını , aptalın teki olduğunu, bu laneti ancak tapınağı sarayın içinde olan tanrı Orisis’in bozabileceğini söylüyor.Ayrıca sarayın birde arka geçidi varmış. Ona elimizdeki şarabı verin , bize teşekkür ediyor ve boş şişeyi geri veriyor. Şimdi de elbise askısını verin. Bununla bize anahtar gibi bir şey yapıyor. İncelemek istediğiniz yerleri inceleyin ve anahtarı kapıda kullanarak çıkın. Lağım gibi bir yerde aziz dostumuz timsah ile karşılaşıyoruz. Ona tahta bacağı verin. Salak gene ısırıp bu sefer tüm dişlerinden oluyor , hayvan işte. Devam edin ve zindandan kurtulun. Kendimizi file çorabı aldığımız yerde buluyoruz. Gidip Dinar ile konuşun. (hani Ankh’ın peşinde olan) Ona sarayın arka kapısı hakkında ne bildiğini sorun. Bize yıllar sonra onu keşfettiğini çok zor olduğunu falan da anlatıyor. Eğer hırsızlık yapmaya hazırsak bize gösterebileceğini söylüyor.
Mecbur kabul ediyoruz. Gireceğimiz yer insan tüccarının hemen arkasındaki büyük bina. Arap diplomatını evi. Oradan şu an adını hatırlayamayacağım bardak gibi değerli bir şey çalacağız. İçeriye rahat girebilmek için Dinar bize Swat kimliği veriyor. (Evet bildiğimiz swat). Kapıdaki nöbetçiye bunu gösterin ve içeriye girin. Solda masanın üstünde duran çıngırağı alın ve bunu yeşil bardağın üzerinde kullanın. Yılan çıkıveriyor. Hemen tekrar çıngırağı seçin ve camdan dışarıya atın. Yılan peşinden fırlayıverecek. Bardağı artık rahat rahat alabiliriz. (sanırım adı Gral gibi bir şeydi ). Bunu gidip Dinar’a verelim. Bizli büyük zahmetler sonucu bulduğu sarayın arka girişini gösteriyor. Dükkanın hemen yanı. (uyuz bir durum demi ? . Neyse ilerleyelim. Duvardaki delikten Thara ile konuşalım.(hani ilk insan tüccarının oraya geldiğimiz zaman götürülen kız). Firavuna yaşlı çuval dediği için yüz yıl yemiş. Beni kurtarabilir misin diye soruyor , bizde kabul ediyoruz.
Şimdi ilk önce resmin solunda duran uzunca kırmızı çarşafı alın. Üzerinde muz ticareti yasak yazıyor. Sonra kırmızı içine aldığım bir kavanoz termitleri alın. (kırmızı içine almamın sebebi ben yarım saatte buldum. Aldıktan sonra köşeyi dönelim. Arka kapıyı kollayan bekçi Vip’ler dışında kimseyi alamayacağını söylüyor. Bodrum kata inin şimdi. Elimizdeki termitleri ağaç dalında kullanın. Tavan çökecek ve Thara kucağımıza düşecek. Kısa bir sohbetin ardından mahkum elbisesiyle dışarıya çıkamayacağını söylüyor. Ona kırmızı çarşafı verelim. Bizi giyineceği için dışarıya yolluyor. Kendiside sonra bayağı bir değişmiş (sexyleşmiş) biçimde yanımıza geliyor. Bize teşekkür edip borçlu olduğunu söylüyor. Ona flütü verin. Thara çalmaya başlayacak ve bekçi gaza gelip oynamaya başlayacak. Sonrada yandaki çöplüğün içine düşecek. Thara’da yardım amaçlı bizimle gelmek istiyor. Bizde kabul ediyoruz ve beraber kapıdan geçiveriyoruz. Ve ikinci bölümü de başarıyla bitirmiş oluyoruz.
Bölüm 3
Kapıdan içeri girer girmez kapı arkamızdan kapanıyor ve Thara kayboluveriyor. Mangalı inceleyin , son teknoloji. Merdivenden yukarı çıkın. Mangalın kullanım kılavuzu burada , okuyun. Daha sonra biraz mısır parçası alalım. Merdivenden tekrar aşağıya inelim. Öğütücüde mısırları un haline getirin. Daha sonra undan biraz alarak mangala koyun. Ardından yandaki büyük vazodan biraz su katın. Ekmek gibi olunca hemen alın ve merdivenden yukarı çıkın. Sağa doğru devam edin. Arada bir boşluk var , orada ekmeği kullanın. Kırıldı demi ?? Şaka yaptım kızmayın ,ekmeği iyice siyah olana kadar pişirin. (gene biraz un ,sonra su ve az bişe bekleyin). Ve karşıya geçin. Geçerken güzel bir bayan görüyoruz ve düşme tehlikesi yaşıyoruz. Thara tekrar yanımıza geldi. Artık iki kişi yönetebiliyoruz. Dilerseniz Asil , dilerseniz Thara olup aranızda eşya alışverişi yapabiliyoruz. Asil olarak devam edelim şimdi. Kapalı kapının yanındaki (yani ortadaki) kapıdan aşağıya inelim. Su değirmeninin kolunu çekin. Sular çekilir gibi oluyor ama kol bozuluyor. Önünüzdeki tahtadan devam edin. Büyük palmiyeye tırmanarak diğer tarafa geçelim. Birileri burada parti yapmış. Asil’inde dediği gibi firavun yaşamasını biliyor. Bu ekranda yengeci alalım. Zaten alacak başka bir şey yok. Yukarıya doğru devam edelim ve sarhoş arkadaşın olduğu ekrana gelelim. Onunla konuşamıyoruz. Buradan da çamaşır çitilemeye yarayan aleti, çatalı ve curry (herhalde yumurta) tozunu alalım.
Şimdi sarhoşun olduğu yerde sola doğru devam edelim. Orada kırmızı bir pankart var. Yengeç yardımıyla iplerini kesin. Şimdi Thara olup olduğumuz yerde en sona doğru devam edelim. Kapıda bekçi var bu yüzden geçemiyoruz. Asil ile kestiğimiz bayrağı alalım. Ve bunu su değirmeni üzerinde kullanalım. Değirmen duruyor ve sular yükselmeye başlıyor. Asil hemen korkmaya başlıyor ama sula kanalizasyon borularının olduğu yere kadar yükseliyor. Yani korkacak bir şey yok. Tekrar Asil olalım ve sudan firavunun oyuncağını alalım. Şimdi sağdaki merdivenleri çıkıp sola doğru devam edelim. Kapıdan geçin. Burada oyuncağı kullanın üstüne tıklayarak. Bekçi firavun geldi zannediyor ve bize doğru geliyor. Asil kendiliğinden kaçıyor. Tekrar oyuncağı sıkın ve bekçi daha da bize doğru geliyor. Şimdi Thara olup bayrağı aldığımız yere gidelim ve kapıdan , daha sonra köprüden geçelim. Daha sonra iki kapı arasındaki karanlık bölümde saklanalım.
Bekçi kimsenin olmadığını görüp köprüye geri dönecek. Artık tekrar beraberiz. Bulunduğunuz yerde sağa doğru devam edelim. Kilitli bir kapı var ve önünde de iki tane basamak var. Tahmin edebileceğiniz gibi kahramanlarımızı basamaklara yerleştireceğiz ve kapı açılacak. İçeri girelim. Burası Osiris’in tapınağı. Kapıdan girince sağda duvarı iyice inceleyin. Üç kişi var. Tüylere basarak geçiyorlar. Geometrik şekiller ve ateş renkleri var, birisi ortada , diğer ikisi yanlarda müzik yapıyorlar ve diğer resimde Osiris geliyor. İşte bizde bunları yapacağız. Merdivenlerden aşağıya inin. İki tane ocak gibi bir şey var. İkisini de çalıştırın. Gonglar ve renkler meydana çıkacak. Renklere doğru gidin. (SADECE TÜYLERE BASARAK YOKS OCAKLAR SÖNER). Sarı tozu ve yeşil tozu alın. Kırmızı toz yok. Bunun yerine yumurta tozunu kullanacağız. Şimdi gongların başına Thara’yı geçirin ve gongu eline verin. Şimdi;
Asil sarı tozu ateşe atıyor—Thara üçgene vuruyor
Asil yeşil tozu ateşe atıyor—Thara çembere vuruyor
Asil kırmızı tozu (yumurta tozu) ateşe atıyor—Thara kareye vuruyor.
Şimdi müzik yapmamız lazım.Asil’i soldaki bölmeye koyun , Thara’yı da sağdakine. Thara ile flütü çalın. Daha sonra Asil ile inventorynizdeki çatal ile çamaşır çitileyicisini kullanın ve müzik yapın. Beyler bayanlar karşınızda Osiris. Firavunu bekliyor ama yok. Asil ile ortadaki bölüme geçin. Onunla konuşun. Osiris’de Ankh’ın peşinde. Daha sonra firavun bizi basıyor. Bu arada Osiris bizi iyice belliyor. Şimdi kaçma zamanı. Tapınaktan otomatik olarak çıkıyoruz, daha sonra Thara bize çabuk kapıyı kapat deyiveriyor ve kaçıyor. Bizde biraz ilerleyelim ve hani kapıyı açmak için üzerine bastığımız kaldırımın üstünde bir taş var. Onu kaldıralım ve kapı kapanıyor. Dümdüz devam edelim. Kapıdan geçelim. Şimdi burada geldiğimiz kapının tam karşısında delik var, oradan atlayacağız.
Firavunun annesinin heykelinin üzerindeyiz. Thara düşmek üzere. Görüyoruz ki firavunun babasını boyamış. İpi alarak onu kurtarın. (Indiana Jones halt etmiş. Firavunun annesinin heykeli yıkılıyor ve göğüsleri düşüyor. Göğüsler ana kapıyı kırıyor ve özgürlüğümüze kavuşuyoruz. Anlamış oluyoruz ki Thara’nın bizimle gelme amacı firavunun mallarına zarar vermekmiş. Zaten bir insanın diğer insanları kölece yönetme şekline aşırı karşı biri. Neyse yollar ayrılıyor, artık vedalaşma şeklini sizlere bırakıyorum. Acaba onu bir daha görebilecek miyiz ?? Bu arada bölüm 3 bitti.
Bölüm 4
İnsan tüccarının yanına gidelim. Köle ile tüccar arasında geçen konuşmadan öğreniyoruz ki firavunun kızı kaçırılmış. Nil nehrinde doğru ilerleyelim. Yolda giderken Dinar’ın dükkanına bir göz atın. “Tanrısal görevdeyim” diye tabela asmış. Acaba ne demek ? Nil nehrine vardığımızda soldaki falcı dede ile görüşelim. Artık bize bir problemimiz olduğunu söylüyor. Bize bazı bilgiler veriyor. Zenci dostumuz ile hasret giderdikten sonra çöle koyulalım. İsraelit arkadaşlarımızın yanına doğru gidelim. Şelalenin orada bir cin ile karşılaşacağız. Cinlikten emekliye ayrılalı birkaç hafta olmuş ev lambasını da nehre düşürmüş. Yardım karşılığında bize artık katlar yatlar veremiyor ama tecrübelerini paylaşabileceğini söylüyor. Aşağıya doğru inelim. Oda kim ? Thara burada !! Öğreniyoruz ki oda bir israelitmiş. Bizim için diğer üyeler ile konuşuyor ve bizi de guruba katıyor. Artık bizde bir yenilikçiyiz. Bu arada lanetimiz iyice azıyor.Diğer üçü ile konuşun, üye kartı niyetinde bize tahta veriyorlar.(bildiğimiz uzun. Ekranın sağından devam edin. Tahtalar var orada yeni aldığımız tahtayı kullanın. Karşıya geçin , ilerleyin ve delikten geçin. Burası israelitlerin gizli antrenman yeri. Bildiğimiz üzere şehirde muz yasak ve burada israelitler muz atışı çalışıyorlar. Bir adet muz alalım.(dilerseniz birkaç atış yapabilirsiniz). Muz ağacının altındaki kovayı da almayı unutmayalım. Geri dönelim ve herhangi suyun olduğu yerde kovamızı su ile dolduralım. (ben tahta parçasını koyduğumuz yerde doldurdum. Bunu yazdım ,hani bakarsınız başka yerde doldurmayacağı tutar. Çölde şimdilik işimiz bitti. Cinin lambasını sonra halledeceğiz. Kaire’ye geri dönelim. Pazarda , merdivenlerin orada içki satan bir yer var. Oraya gidelim. Muzu ona verin ve adam bize illegal olan Kaire güneşi adlı içki veriyor. (muzun ardından elimizdeki boş içki fıçısını feda etmemiz lazım). Bunu insan tüccarına verelim. Ama arkadaş lüks ya bunu şemsiyesiz içemem diyor. Dinar’ın bize gösterdiği gizli geçitten geçelim ve tekrar saraya girelim. Hani ayyaş yatan bir HACI vardı parti meydanında , ona kova dolusu suyu dökelim. Adam kendine geliyor ve Gizeh’deki ekibine doğru gidiyor.
Şimdi tüccarın istediği şemsiyeyi bulmamız lazım. Biraz uzun olacak ama çöle gitmemiz lazım. Çölde hani kocaman bir sfenks var oraya gidin. Önündeki standın sahibi yok. Adam Gizeh'de karavan ekibini arıyor. Galiba hayalleri suya düştü. Bir adet şemsiye alalım tezgahtan.
Şemsiyeyi içkimiz ile birleştirelim. Çok egzotik oldu valla . Tekrar Kaire’ye , tüccarın yanına dönelim ve ona içkiyi verelim. İçki , kesmiyor onu. Gidip bir tane daha alalım. Adam bize bu sefer iyice sertinden veriyor. Bunu da tüccara verin. Adamın içmesi ile düşmesi bir oluyor. Üzerindeki anahtarları alalım ve köleyi serbest bırakalım. Şimdi ondan bir yere dalmasını isteyin. Otomatikman kendimizi Thara’nın yanında bulacağız. Köle , nehre dalmış lambayı çıkarıyor ve oda israelit arkadaşlara katılıyor. Ardından hediye olarak bize enerjisi bitik zaman makinesini veriyor. Cin ile de konuşun. Hepsini ona sorun. Öğreniyoruz ki firavunun kızını Osiris yer altı dünyasına kaçırttırmış. Sfenks ile yer altı dünyasına girebiliyormuşuz. Bize sfenksin anahtarı lazım ve anahtar firavunda. Tek çaremiz var firavunla yüz yüze gelmek. Saraya gidelim. Ön kapıdan zorda olsa geçiyoruz. Firavun ile konuşun. Ondan sfenksin anahtarını alın ve çöle , sfenksin bulunduğu yere gidelim. Anahtarı sfenksin ayağındaki bölmede kullanın ve içeri girin. Artık tıpkı bir fps oyunundaki gibi enerji barımız var. Hatta Asil’de buna şaşırıyor. Ama korkmanıza gerek yok. Sfenks de biraz ilerleyince kafamıza bir taş yiyoruz ve enerji barımız dibe vuruyor. Artık korkabilirsiniz . Sfenksin kapısı kapanıyor ve içeride kalıyoruz. Biraz etrafınıza bakının ve çekici bulup alın. Kutulardan birinin üstünde mektup-1 var , alıp okuyun. Şimdi rampadan yukarı çıkalım. Yolda giderken mektup-2’yi buluyoruz. Bunu da okuyoruz. Rampada devam edelim ve diğer sonuna varalım. Çimento torbasının görüyoruz ama uzak olduğu için alamıyoruz. Çekicimizi kullanarak yere düşürelim. Az biraz daha ilerleyince mektup-3 ü görüyoruz ama şimdilik alamıyoruz.
Şimdi vatozlu (su yılanı) akvaryumun olduğu yerde yukarı çıkan bir rampa var. Oradan yukarı çıkalım. Burada iki kilit var. Birine burun , diğerine göz gerekiyor. (kilitlere bak . Solda bir yerde konserve kutusu var onu alıp aşağıya inelim. Akvaryumdan kovamız yardımı ile biraz su alalım ve en aşağıya inip çimento paketini alalım. Rampanın başında teker izleri var. Oraya önce suyu , sonra çimentoyu döküp merdiven yarısı elde edelim.
Bunu alıp ilk geldiğimiz yerin altında (mektup-3’ün altı) tahta var. Bunu orada kullanalım. Çıkıp mektup-3’ü alalım ve okuyalım. Birileri Asil’in babasını aklamak istiyor. Ayrıca burun anahtarını da elde ediyoruz. Akvaryumun tepesinden çıkalım ve anahtarı deneyelim. Kafamıza taş atan Dinar geliyor ve aramızda ufak bir mülakat geçiyor. Osiris için firavunun kızını o kaçırmış ve bizden Ankh’ı istiyor. Ama her şey istediği gibi olmuyor ve akvaryuma düşüyor. Bizde son anda yırtıyoruz. Şimdi enerjimiz için bir şeyler yapmamız lazım. Düştüğümüz yere , yani sfenksin kafasına geri dönelim. Tekrar ayaktan içeri girerek , rampadan çıkarak. Burun deliğinden aşağıya elimizdeki konserve kutusunu atalım ve peşinden bizde atlayalım. Korkmayın bir şey olmuyor Kutu açılıyor. İçindekini alalım ve yiyelim. Enerjimiz tavana vuruyor. Şimdi tekrar Kaire’ye dönüyoruz. Asil babasından diğer anahtarı almalı ( göz anahtarı). Evimize doğru yola koyulalım. Yolu biliyorsunuz.
Vardığımızda eski dostlarımıza görüyoruz. Haydutlar Asil’in babasını tatile göndermeye hazırlanıyorlar. (tahtalı köy resort galiba . Onları yollayın ve babayla konuşun. Anahtarı nereye koyduğunu hatırlamıyor. Eve girin ve odanızdan merdivenlerden çıkın. Yukarıda bir kolon var ve üstünde kollar var. Kollardan birini çekin. Altta gizli bir bölme açılıyor. Gidip karıştırın ve anahtarı bulun. (Asil’in babasından bu anahtarları yapan arkadaşın resmini göstermesini isteyebilirsiniz. Ne kol kalmış nede göz). Doğruca sfenkse gidiyoruz. Gözü yerinde kullanın ve bir ip aşağıya iniyor. Çekin. Akvaryumdaki sular adeta sifon misali boşalıyor. Akvaryumun yanına gidip aşağıya kayın. Gizli bir bölmedeyiz. Vatozu alın ve bunu zaman makinesinde kullanın. Geçmişe yolculuk yapıyoruz. Hatırladınız mı?? Taşla beraber geri dönüyoruz. Taşı boş olan terazide kullanın ve büyük kapı açılıyor. Gizli bölmenin içindeki gizli bölmeye girdiğinizde baseball eşyalarını alın. Uçuk bir mumya geliyor arkadan. Onunla konuşun. Burada bir ışınlama cihazının olduğunu fakat yanlış inşa edildiği için düğmenin öbür tarafta kaldığını söylüyor. Ona yardım edebileceğimizi söyleyin. Mumya düğmeyle oynarken biz ışınlanma cihazına binelim ve yer altı dünyasına varalım. Ve son bölüme hoş geldiniz.
Bölüm-5
Ve yer altı dünyasına ışınlandık. Cidden yer altı yani kapkaranlık. Aydınlığa kavuşmak için diademi (üçgen şeklinde) kullanalım. Işığa kavuşmuş olduk. Dümdüz devam edelim. Karşımıza iri bir kurt köpeği çıkıyor. Ona baseball topunu atın. Uzaklaşacaktır. Devam edelim. Aladdin masallarındaki kapıya benzer bir mağara var karşımızda. Bizi içeriye almıyor. Sağa taraftaki kayalıklara bakın. Sigortalar göreceksiniz. Birisi yanmış. 4 tane hat var. Görme , duyma , düşünme , konuşma gibi. Biz şimdi düşünmeyi aradan çıkaralım.
Artık rahatça geçebiliriz. Hatta kapı ile dost bile olduk. Şimdi Osiris ile karşılaşacağız. Bu yüzden cevaplara doğru cevabı verin yoksa baştan almak zorunda kalırız. Osiris ile karşılaşınca bizden Ankh’ı istiyor. Ayrıca üzerimizdeki laneti de kaldırmıyor. Biz Ankh’ı vermediğimiz için Osiris lanetimizden faydalanarak onu tam ele geçirmek üzere iken Thara araya giriyor. Asil , Osiris’in kontrolünde olduğundan Thara’yı yönetiyoruz. Asil istemese de peşimizde. Ona yakalanırsanız buraları baştan almak zorunda kalırız ona göre. Ondan kaçın ve geldiğimiz merdivenin solunda bulunan kırık sütuna gidin.
Asil de peşimizden geliyor ve sütuna çarpıp deviriyor. Asil ölüyor ve ruhu geliyor. Ruhu Ankh’ı çalıştırmamıza yardımcı oluyor ve Asil tekrar bedenine kavuşuyor. Osiris de hakkettiği sonu buluyor.
